İsmail Kurt ve Özel Bilge Koleji

Dünyanın en yetenekli, en zeki ve en dinamik gençlerini hangi millet yetiştiriyor denilse hiç tereddütsüz Türk Milleti derim… Hani Çanakkale Savaşı’nda ölen 250 bin insanımız var ya!... İngilizlerin hiç öyle gemileri boğazdan İstanbul’a çıkartıp Osmanlıyı yok etmek gibi bir amaç bile inandırıcı gelmiyor. Tamamen Türk gençliğini ve neslini ortadan kaldırmak amaçlı olduğu düşüncesindeyim… Çünkü biliyorlar ki Türk Gencini yok etmek zaten Türki Milletine vurulmuş en büyük darbeydi… 1915 yılında hiçbir lise mezuniyet veremedi…15, 16, 17 yaşlarında bir genç nesil silindi gitti… Yetmedi 1968 kuşağı genç neslimiz yok etti batılılar… Halbu ki sağcısıda solcusuda Kahrolsun İsrail, Kahrolsun ABD kahrolsun Rusya diyordu… Nasıl aynı haykırışta olan bir nesli birbirine silah çeker noktaya getirip o nesli de yok edip sildiler… Bitmedik… Yine çoğaldık…Ama bu kez 1980’li yetiştirdiğimiz en dinamik nesli yok etme planlarını uyguladılar… Bir ordan bir burdan ya sokak çatışmalarında ya daraçlarında telef oldu gitti bir nesilmiz daha… Yine bitmedik…Avukatlar, doktorlar, hakimler, savcılar, komutanlar, polisler, bilim adamları yetiştirdik… Genç neslin en dinamik yetişmişlerinin beyinlerini kiraladılar… Vatana, millete silah çeken bir canavara dönüştürdüler…Türkiye’ye ve Türk Milletine tankların namlularını çevirdiler…Halkına kurşun sıktılar… Nasıl bir oyun planladılarsa askerle askeri, polisle polisi vatandaşla vatandaşı karşı karşıya getirdiler… Develetin maaşını alan insanlar halkın vergileri ile alınan silahları halka çevrdiler…  Hainlik, düşmanlık ve bir neslin daha yok edilme planları yine sahnelendi… Yeni ve daha temiz, vatanını seven, tıp kı Çanakkale’de olduğu gibi bugünde düşmana karşı gözünü kırpmadan canını verecek nesiller yetiştirmek üzere kolları sıvıyoruz… Bugün Özel Bilge Koleji’nde bir program takip ettim. Kurum kurucusu İsmail Kurt öğrencilerine yönelik bir konuşma yaptı… “Devlet adamı olun, bilim adamı olun, iş adamı olun yeter ki alçak, hain olmayın” dedi. Sanatsal ve kültürel gösteriler yaptılar… Bugün ellerinde akıllı telefonlar olan, hamburgerle beslenen, saçlarını garip kestiren, garip giyine gençleri hep eleştirirdim..Özellikle de kolej öğrencilerini… Ama gördüm kü 1915’te Çanakkale’de ölen yaşıtlarını öyle iyi anlıyorlar ki… O ruhu öyle çok taşıyorlar ki… Bu vatana düşmanca bakanın vay haline… Bu öğrencileri bu şekilde yetiştiren başta  urum kurucusu İsmail Kurt ve tüm eğitimcileri ve velileri tebrik ederim..Öğrencilere de minnatarım… Çünkü onlar tıpkı 1915’te olduğu gibi şayet vatana yönelik bir tehdit oluşursa o lüks okullarını bırakıp gözlerini kırpmadan cephenin yolunu tutacak bilinçteler…. Bir konuyu daha belirtmeden yazımı tamamlamak istemiyorum…Çanakale Savaşı’nda  Galatasaray ve Fenerbahçeli futbolcuların bir çoğunun aynı cephede koyun koyuna şehit olduklarını biliyoruz. Bugün adı derbi yada ezeli rekabet denilen karşılaşmalar öncesi  caddelerde birbirini döner bıçakları ile kovalayan bu iki takımın taraftarları biraz olsun düşünsünler…Bunlar düşman oyunu… Sağcı-solcu, Karadenizli-Doğu Anadolulu, Başı açık-türbanlı, alevi-sünni, Fenerbahçeli-Galatasaraylı bizleri ayırmak adına kurulmuş oyunun parçaları…Vallaha da billaha da Bizans oyunu… Biliyorlarki bir bir olursak onların sonu olacak…. Saygılarımla...