GTÜ’den Mimar Sinan'ı anma sergisi!

Gebze Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü her yıl geleneksel olarak Nisan ayındaki Mimar Sinan’ı Anma ve Mimarlar Günü ile Ekim ayındaki Dünya Mimarlar Günü’nde iki adet seçki sergi düzenliyor. Bu kapsamda 2021 yılının ilk seçki sergisini dün Mimar Koca Sinan’ın vefatının 433. yıldönümünde, “Mimar Sinan’ı Anma ve Mimarlar Günü”nde dijital olarak yayınladı. Sergide 2020-21 öğretim yılı Güz döneminde her kademedeki Mimari Tasarım atölyeleri ile birlikte Temel Tasarım, Mimarlıkta Malzeme Teknolojileri ve Tarihi Yapı Çözümleme derslerinde üretilen öğrenci çalışmaları sergilendi. Gebze Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü öğrencileri sergide ‘Tarihi Yapı Çözümleme’ başlığı altında Mimar Sinan’ın Gebze’deki iki önemli eseri olan Malkoçoğlu Mehmet Bey Türbesi ve Çoban Mustafa Paşa Medresesini de ele aldı. MİMAR SİNAN’IN MİMARÎ TASARIM PRATİĞİ YENİ DENEMELERLE KURGULANDI Mimar Sinan’ın çalışmalarının örnek alındığı çalışmaları sergileyen Gebze Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü öğrencileri konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Tarihsel inşa bilgisi birikimini çözümlemek, malzemenin doğasını özümsemek, en temel şemalardan en zengin mekânsal tasarımlara kadar her kademede birbirinden özgün tasarımlar denemek Sinan’ın mimarlığının önemli özellikleridir. Sergi, çağdaş mimar adaylarının ürünlerini, Mimar Sinan’ın mimarî tasarım pratiğini oluşturan ve sürekli olarak geliştiren bu kavramlar üzerindeki yeni denemeler olarak yorumlayarak kurgulandı. Mimar Sinan, çeşitli nedenlerden dolayı modern bir mimar olarak bilinir. Kendini tekrar etmeye karşıdır. Moderndi, çünkü mekânı her defasında farklı yaklaşımlarla ele alır. Yapılarında hem gerçeklik hem de ilâhiyat çok sanatsal bir şekilde bir araya gelir. Gündelik yaşamın kalbine, mekânın kutsal yanını ortaya koyarak yapıyı yerleştirir.  Mekânın durağan imgesini, kendisini her bir iç çekiş arasında korkutucu, rahatlatıcı, iyileştirici olarak hareket ettirerek ortaya koyan insanî duygulara açar. Kütlenin ağırlık hissini nasıl bozacağını bilir. Aydınlık ve karanlıkla dokunma ve görmeyi derinleştirir. Mimar Sinan'dan öğrendiğimiz gibi mekân, içinde hep bilgelikle araştırılmayı bekleyen üstü örtülü yeni şeyleri barındırır” İfadelerini kullandı.