Lokantaların ne suçu var?

Hafta sonu kısıtlamaları, vaka sayılarının düşmesine, ayrıca önümüzdeki günlere daha umutla bakmamıza neden oluyor.  Kasım ayı sonundan bu yana devam eden kısıtlamalar olumlu sonuçlar verirken bazı insanlar inatla yasakları çiğnemeye devam ediyor. Hafta sonu kısıtlamalarında sokaklar yine insanlarla doldu.  Özellikle ılık havanın da etkisiyle parklara rağbet gösteren vatandaşlar, sokak yasağını delmeye devam etti. ** Bilindiği gibi lokanta, restoran ve kafeler Kasım ayı sonundan bu yana, vakaların artması nedeniyle sadece gel-al şeklinde hizmet veriyor. Geçen Mart ayından bu yana sıkıntılı günler yaşayan lokanta, restoran ve kafe çalışanları çok zor durumda. Bu konuda sorulan sorular üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan “Kabine toplantımızda bunu ele alacağız. Endişelerimiz var. Elimize gelen verilere bakarız gerekirse bir esneme yaparız" açıklamasını yaparak açık kapı bırakmıştı. ** Aylardır mağdur olan lokanta, restoran ve kafeler bir umut açılmayı beklerken kısıtlama olan günlerde parkları dolduran vatandaşlar kuralları çiğneyip bir anlamda bu yerlerin hakkına giriyorlar. Bir yanda kurallara uyanlar varken diğer yanda mümkün olduğunca kural dinlemeyenlerle karşı karşıyayız. Pek çok yer hizmete devam ederken, ligde üç günde bir maç oynanırken sadece bazı yerleri aylarca kapatmak ne kadar adil ve doğru bir düşünmek gerekiyor. ** Elbette önce insan sağlığı, buna diyecek sözümüz yok. Pek tabii en doğrusunu yetkililer bilir. Buna da sözümüz yok. Ancak; lokanta, restoran ve kafe çalışanlarının aylardır evlerine doğru dürüst ekmek götüremedikleri gerçeğini de unutmamak lazım. Bu yerlerin, sıkı kurallar ve sık yapılan denetim çerçevesinde bazı saatler aralığında hizmet vermelerine izin verilebilir. Kısıtlama günlerinde çoluk çocuk parklara akın edenleri ve haftanın her günü sokakta sigara içenleri gördükçe insanın aklına ister istemez “Lokantaların ne suçu var?” sorusu geliyor...