MEB Duyurdu: Öğrencilerin Ekran Bağımlılığı Tehlike Arz Ediyor

3 Bin 230 Öğrencinin Katılımıyla Yapılan Araştırma Araştırma, 17 büyükşehirdeki bilgisayar laboratuvarı bulunan okullarda eğitim gören 3 bin 230 ilkokul 4. sınıf öğrencisi ile yapıldı. Araştırma, öğrencilerin dijital cihazları en çok hangi amaçlarla kullandığını belirlemeyi amaçladı. Elde edilen verilere göre, öğrencilerin en yaygın dijital cihaz kullanım alanları, araştırma yapmak (%15.2), ödev yapmak (%13.9) ve bilgisayar oyunu oynamak (%12.1) olarak sıralandı. Yüzde 60’ı Dijital Cihazlara Yeniden Erişim İstiyor Günlük dijital cihaz kullanım süreleri üzerine yapılan analizde, öğrencilerin yüzde 60'ının cihazlarını kapattıktan hemen sonra tekrar kullanma isteği duyduğunu belirttiği görüldü. Yüzde 40,8’i ise cihazlarını kapattıktan sonraki bir saat içinde tekrar cihazlarına yönelme eğiliminde. Dijital Cihazsız Bir Gün Geçirmek Zor Araştırmada ayrıca, öğrencilerin yüzde 64,3’ü dijital cihazsız bir gün geçirme konusunda zorlandığını ifade etti. Öğrencilerin büyük bir kısmının sosyal medya kullanımına ilişkin de çarpıcı sonuçlar elde edildi. Öğrencilerin yüzde 36,1'i sosyal medyayı hiç kullanmadıklarını belirtirken, geri kalan çoğunluğun günlük düzenli sosyal medya kullanıcısı olduğu tespit edildi. Cihaz Kullanımı Fiziksel ve Duygusal Sorunlara Yol Açıyor Araştırma, dijital cihaz kullanımının öğrencilerin fiziksel ve duygusal gelişimleri üzerinde olumsuz etkiler yarattığını ortaya koydu. Cihazları ellerinden alındığında öğrencilerin yüzde 64,6'sı mutsuzluk, yüzde 48,5'i ise öfke duyduğunu ifade etti. Ayrıca, dijital cihaz kullanımının ardından öğrencilerin yüzde 64,5'i yorgunluk hissettiklerini belirtti. Çalışmada, öğrencilerin yüzde 13,6'sı her zaman, yüzde 53,9'u ise bazen dijital cihaz karşısında uykuya daldığını açıkladı. Dijital Ortamda Sosyalleşme Artıyor Öğrencilerin dijital ortamda arkadaşlarıyla sosyalleşme oranı da dikkat çekici boyutlara ulaştı. Araştırmaya katılanların yüzde 40,5'i dijital platformlarda arkadaşlarıyla "her zaman" vakit geçirdiğini belirtirken, yüzde 45,9'u ise bunu "bazen" yaptığını ifade etti. Ayrıca, öğrencilerin büyük bir kısmı yemek yerken veya başka bir işle meşgulken dijital cihaz kullanıyor. Yüzde 64,2’si, yemek yerken dijital cihaz kullandığını belirtti. Dijital Teknolojinin Olumsuz Etkileri ve Alınacak Tedbirler Araştırma, dijital cihaz kullanımının öğrencilerin günlük yaşam becerileri, psikososyal gelişimleri ve eğitim süreçleri üzerinde ciddi etkiler yarattığını ortaya koydu. Bu durumun önüne geçebilmek için, bilinçli teknoloji kullanımını teşvik eden stratejilerin geliştirilmesi, aile eğitimlerinin yaygınlaştırılması ve dijital farkındalık çalışmalarının artırılması gerektiği vurgulandı. Ayrıca, bu konuda etkin bir çok paydaşlı işbirliğinin güçlendirilmesi gerektiği öneriliyor. Sonuç olarak, MEB'in bu araştırması, dijital dünyada geçirilen zamanın öğrencilerin gelişimi üzerindeki tehlikeli etkilerini gözler önüne sererken, aileler, eğitimciler ve politika yapıcılar için kritik bir uyarı niteliği taşıyor.