Tüm Türkiye'yi sarsan depremlerin üzerinden iki yıl geçti.
Tüm Türkiye'yi sarsan depremlerin üzerinden iki yıl geçti.
Yüzyılın afeti zihinlerimize dönüşü olmayan ayrılıkların tarihi olarak kazındı. Saniyeler içinde binlerce canımız enkaz altında kaldı ve bu canlarla birlikte kurulan hayaller, özenle kurulan yuvalar da birer enkaz oldu. Olabilecek en acı şekilde milyonlarca insan uykusundan uyandı ve 85 milyon insan bu acıyı yüreğinde hissetti.
Yüzyılın afeti zihinlerimize dönüşü olmayan ayrılıkların tarihi olarak kazındı. Saniyeler içinde binlerce canımız enkaz altında kaldı ve bu canlarla birlikte kurulan hayaller, özenle kurulan yuvalar da birer enkaz oldu. Olabilecek en acı şekilde milyonlarca insan uykusundan uyandı ve 85 milyon insan bu acıyı yüreğinde hissetti.
Tıpkı 17 Ağustos 1999 da olduğu gibi…
Bundan yıllar önce yüreklerimizi yakan o tanıdık acıyı bir kez daha yaşadık.
Türkiye’nin en büyük gerçeklerinden biri “deprem”.. Bir deprem ülkesiyiz malesef ve
yıllarca hepimizin hafızasında yer edinen cümlelerden biri oldu bu.
Yaşadığımız bu depremler de bir gerçeği ortaya çıkarmıştır. Ülkemiz ve özellikle
bölgemiz deprem riski altındadır ve biz bu gerçeği gözardı etmeden şehirleşmek, yapılaşmak
ve yaşamak zorundayız.
Depremler her zaman olacaktır. Önemli olan bu depremlerde kayıplarımızı en aza
indirmek için depremlere hazırlıklı olmalı ve içinde yaşadığımız binalarımızı buna göre
yapılandırmalıyız.
Kocaeli HABERİ
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.
