Çiler,"Herkes Bizi Gördü"
Döneminin zor koşulları karşısında imkansızın başarıldığı
ÇANAKKALE ZAFERİ, tarihte benzeri olmayan bir destandır. Gazi
Mustafa Kemal Atatürk ve yüce Türk Milleti, 3 Kasım 1914 ve 18 Mart
1915’de Çanakkale Boğazı’nda gerçekleştirilen deniz savaşlarında
ve 25 NİSAN 1915- 8/9 OCAK 1916 tarihleri arasında GELİBOLU
yarımadasında yapılan kara savaşlarında, dönemin en güçlü
devletlerine karşı gerçekleştirilen büyük mücadeleler sonucunda,
vatanımızın kaderini değiştirmiş, KURTULUŞ SAVAŞI’nın temelleri
atılan bu zaferlerle, yok edilmek istenilen milletimiz, mevcudiyetini devam
ettireceğini, ÇANAKKALE’nin geçilmeyeceğini tüm dünyaya ilan
etmiştir. ÇANAKKALE’nin deniz ve kara savaşları; Türk Ulusal tarihinin
1800’lü yıllarının hemen çoğunluğunda görülen yenilgilerden sonra
askeri ve siyasal varlığını bir kez daha kanıtladığı savaşlardır.
ÇANAKKALE ZAFERİ’nde milletimiz, sahip olduğu yüksek ahlak
ve medeniyetin getirisi olan şefkat ve merhamet duygusunu
düşmanından bile esirgememiş, savaşın dahi bir hukuku olduğunu,
İngiltere, Fransa, Rusya gibi ülkelerin, sayıca ordularımızdan fazla olan
kuvvetlerine ve tüm dünya milletlerine göstermiştir.
Vatan topraklarımızı koruyan ve bağımsızlığımızı kazandıran
mücadele yıllarının kahramanlarına en önemli borcumuz ve
sorumluluğumuz; bu tarihi bilgileri gelecek nesillere aktarmaktır.
“18 MART ÇANAKKALE ZAFERİ ve ŞEHİTLERİ ANMA
GÜNÜ”nde başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Vatanın
bölünmez bütünlüğü ve milletin bağımsızlığı uğruna genç, yaşlı,
kadın, erkek demeden canları pahasına, büyük bir azimle
topraklarımızı işgalci güçlerden koruyan ve bu uğurda hayatlarını
kaybeden şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet ve şükranla anıyorum.