Bilim kurulunun taktiği yanlış!

1 Haziran’da başlayan normalleşme süreci ile birlikte ev yasakları hayatımızdan çıktı.

Çalışanlar işlerinin başına döndü. Ancak okullarda herhangi bir normalleşmeye gidilmediği için yüz yüze eğitim başlamadı.

Geçtiğimiz gün Bilim Kurulu toplantısının ardından Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, yeni eğitim-öğretim yılının 31 Ağustos'ta uzaktan eğitimle açılacağını, yüz yüze eğitime 21 Eylül'den itibaren aşamalı ve seyreltilmiş şekilde geçileceğini bildirmişti.

Madem bir kısıtlama olacaksa; AVM’lerde, düğün salonlarında, kafelerde, sahillerde olsun.

Şu anda bile yaşamız olduğumuz Gebze Bölgesi’nde internet alamayan evler var. Gebze’de bile müracaat edip aylardır bekleyen evleri düşündüğümüzde, az gelişmiş illerde hiç internete ulaşamayan çocuklarımız ne olacak?

Milli Eğitim Bakanlığı’nın verilerine göre de 1 buçuk milyon öğrenci internete ulaşamıyor? Online eğitim konusunda nasıl bir yol izlenecek?

Bilim Kurulu’nun ve Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un unuttuğu bir şey daha var; ÇALIŞAN ANNELERİMİZ!

Evet, çalışan annelerimiz okulların kapanmasından bu yana mağdur.

Evde çocuklarını yalnız bırakmak zorunda. Okul öncesi eğitim başlasa da, 6 yaşında birinci sınıfa giden evladını nereye bırakacağını düşünen anneler mutsuz.

Çocuklarına bakacak yakınları olan annelerin biraz olsun gözleri arkada kalmıyor.

Ama 6 yaşındaki çocuğunu evde yalnız bırakmak zorunda kalan anneler huzursuz, mutsuz.

Bilim Kurulu ve Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk çalışan annelerimiz yarasına merhem olmak zorundadır.

Bizlere ulaşan çalışan annelerimiz çok tedirgin. “Evlatlarımız evde yalnız, ne yapacağımızı bilmiyoruz. Bizler geçinmek, yaşayabilmek için çalışmak zorundayız” diyorlar.

Umarız ki çözüm kısa zamanda Sayın bakanımız tarafından gelir.

Çalışan annelerimizi bir kez daha tebrik ediyor, sorunlarına getirilecek çözümü merakla bekliyorum.