Çayırova'nın Gündemine Oturan Düğünün Görüntüleri
Konu ile ilgili konuşan düğün sahiplerinin avukatı Yaren Özşenol, "2014 yılında müvekkil taraflar damat ve gelin evlenmeye karar veriyorlar ve Gebze de bir restoranda anlaşma yaparak düğün günlerinin belirleyip bu sözleşmeye dahil konuları da kesinleştirerek ödemelerini yapıyorlar. Sözleşmenin içerisinde fotoğraf ve video çekiminin organizatör şirket tarafından yapılacağına ilişkin bilgi mevcut. Ancak bu profesyonel çekim boyutunda bir anlaşma ve onun dışında hepimizin telefonlarında kameralar var . Sonuçta harici olarak ta kameralar kullanıyoruz. Bunları kapsayan bir hüküm değil. Olay günü gelin ve damat arabalarıyla geliyorlar. Düğünün yapılacağı mekanın girişinde anlaşılan bedelin dışında bir tutar talep ediliyor. Fotoğraf ve video çekimi için buna karşılık damat bey herhangi bir sorun yaşanmasın bu mutlu günleri bozulmasın diye daha sonra konuşmalarını talep ediyor. Sorunu halledebileceklerini söylüyor. Sonuçta uzun zamandan beri beklenilen bir gün ve insanlar bu mutlu günü hiçbir sorun çıkmadan sonlandırmayı hayal ediyorlar. Bu şekilde çok ufak bir konuşma sonrasında halledildiğini düşünerek düğün salonuna giriyorlar" dedi.
"Damadın annesi hastalanıyor"
"Gelin ile damat salona giriş yapıyorlar" diyen Özşenol, "Ardından ilk dansları başladığı sırada yakınları tarafından çekimler yapılıyor. Ancak bu çekimler telefon çekimleri profesyonel olmayan çekimler. Bunun üzerine organizatör şirketi ve çalışanları tarafından ses sistemi kapatılıp ışıklar kapatılarak düğün sabote edilmeye çalışılıyor. Ardından yine ufak bir arbede yaşanıyor. Ses sisteminin kapatılması ışıkların kapatılması hem gelin ile damadı şoka uğratıyor, hem de konukları aynı şekilde düğünün iptal olduğu düşüncesiyle konuklar giderken o sırda jandarmalar da çağrılıyor. Ardından yaşanan küçük bir arbede sonrasında ambulanslar geliyor. Damadın annesi hastalanıyor" ifadelerini kullandı.
"Damat ve gelin evlilik yıl dönümlerini kutlayamıyorlar"
Evliliklerini düğünle taçlandırmak isteyen insanların o hayal ettiği düğün günü maalesef hüsranla sonuçlandığını ifade eden Özçelik, "Müvekkil bununla ilgili hiçbir şekilde konuşamıyor. Hali hazırda üzerinden 4 yıl gibi bir süre geçmesine rağmen evlilik yıl dönemlerini kutlayamıyorlar. Düğün ile ilgili görüntüleri izleyemiyorlar. Maddi kaybın yanında manevi kayıpla ilgili tazminat davamız da var. Bu dava maddi kaybın dışında dediğim gibi aile birliğini kuramayacak şekilde bir manevi zarara uğruyorlar. Maalesef davanın şu anki gelinen aşamasında tanıklar dinlenilmeye devam ediyor. Talimat duruşmaları yapılıyor. Tanıklar Ankara'dan Antalya'dan dinlendiği için talimat dönüşleri bekleniyor. 21 bin 700 TL maddi tazminat talebimiz var. Yapılan harcamalara ilişkin bunun dışında taraflar için 50'şer bin TL'lik toplamda 100 bin TL olmak üzere manevi tazminat taleplerimiz var. Dava süresince elektriklerin kesildiği tabi ki öncelikle savunmaları profesyonel çekim yapıldığına ilişkin ancak dosyaya video görüntüleri de sunuldu. Profesyonel bir çekim olmadığı da ortadadır. Elektrik kesintisinin, elektriklerin kapatılmasında kendilerine ait bir sorun olmadığını söylüyor. Ancak ilgili kurumdan alınan yazıda o tarihte o bölgede herhangi bir elektrik kesintisi yapılmadığı bilgisinde dosyaya girmiş bulunmakta" şeklinde konuştu.