Her şirket hemen büyümeyi ister ama...
Elbette ki tüm şirketler daha hızlı ve daha fazla büyümek ister. Bu doğal bir istek olmasının yanı sıra, bazı dezavantajları da beraberinde getiren bir durumdur. Daha hızlı ve daha fazla büyüme yerine ‘sürdürülebilir büyüme’yi tercih etmek KOBİ’nin geleceği açısından ve önünü görmesi açısından hayati önem taşımaktadır.
 
Büyüme ve büyümenin finansmanı nasıl olmalıdır?
Büyüme politikası hem bir işletmenin satışlarının artırılması hem de bu artışın nasıl finanse edileceğinin belirlenmesini içerir. Yani sadece satışların artırılmasına odaklanmak yetmez, aynı zamanda büyümenin finansmanı da planlanmalıdır. İşletmeler söz konusu artış için gereken finansmanı hangi kaynaklardan temin edeceklerini de bu doğrultuda planlamalıdır.
 
Kaynaklar dengeli yönetilmeli

İşletmeler büyümelerini öz kaynaklar ve yabancı kaynaklar olmak üzere iki kaynaktan finanse eder. Her iki kaynak da dengeli bir şekilde kullanılamıyor veya yeterli finansman sağlanmıyor ise, işletme plansız bir şekilde büyüyecek ve zamanla büyümesini sürdürmekte zorlancaktır.

 
Büyüme demek ilave kaynak ihtiyacı demek
Öte yandan yavaş büyüyen ve büyümesini finanse etmekte zorlanan işletmeler ise zaman içinde rekabete yenik düşeceklerdir. Her büyümenin ilave bir finansmana ihtiyacı var. Bir işletme ne kadar çok ve ne kadar hızlı büyürse, ihtiyaç duyacağı ilave kaynak da o denli yüksek olacaktır. Burada önemli olan ihtiyaç duyulan ilave kaynağın temin edilip edilemeyceği ve hangi kaynaklardan temin edileceği konusudur.
 
İlave kaynak geçici bir ihtiyaç değildir
Bir işletme yeterli finansman sağlayamazsa, o işletmenin düşük büyüme hızını tercih etmesi daha rasyonel bir karar olacaktır. Finansman temininin bir defalık işlem olmadığı ve bunun bir süreç olduğu unutulmamalıdır. İşletmenin sürekli büyümesi gerektiğini düşünürsek, ileride bir finansman sıkıntısı yaşanacaksa büyüme hızını düşürmek akıllıca bir tercih olacaktır.
 
Peki ne yapmalı?
Büyüme ve büyümenin finansmanı sorununa iki değişik yöntemle yaklaşılabilir. Önce arzulanan büyüme oranları belirlenmeli. Daha sonra bu büyüme oranının gerektirdiği finansman ihtiyacı saptanmalı. Eğer ek finansman ihtiyacı uygun şekilde ilgili kaynaklardan temin edilebiliyorsa, arzulanan büyüme oranı yakalanabilir. Bu bağlamda, iki yöntemle büyüme süreci sağlıklı bir şekilde yönetilebilir. Birinci yöntem: Finansman kaynakalarının ve buradan sağlanabilecek ilave finansmanın saptanması. İkinci yöntem: Bu finansman miktarının sağladığı ölçüde büyümenin hedeflenmesi. Ancak bu şekilde büyüme hızı sürdürülebilir olur.

Yapı Kredi Bankası KOBİ’lere 50.000 TL’ye kadar kredi kullanabilme fırsatı sunuyor. Ekonominin can damarı esnaf ve KOBİ’ler kredi ödemelerini dert etmiyor, şimdi alıp 3 ay sonra ödüyor! Esnafa, KOBİ’ye ve girişimciye de eşit taksitli ve ötelemeli kredi imkanıyla işletmesini büyütmek kalıyor.