Kurban

Spor 11.09.2015 - 16:03, Güncelleme: 26.12.2020 - 11:31
 

Kurban

Darıca G.B Kulüp Başkanı Abdullah Örs sosyal medya kişisel sayfasından yaptığı paylaşımda

Darıca G.B Kulüp Başkanı Abdullah Örs sosyal medya kişisel sayfasından yaptığı paylaşımda Osmanlı Dönemi ve Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk dönemlerindeki Kurban Bayramlarını, Kurbanlık hayvan seçimini ve kesim sonrası paylaşımını anlattı. İşte Abdullah Örs'ün adeta bir köşe yazarı edasıyla paylaştığı yazı: OSMANLI`DA KURBAN Eski İstanbul’da kurbanlık olarak daha ziyade koyun veya koç tercih edilirdi. Hayvanlar günümüzdeki gibi Rumeli ve Anadolu illerinden İstanbul yakınlarına getirilir, miktarı ve ne zaman İstanbul’a getirileceği hükümete bildirilirdi. Bunların şehir içine girmesiyle sokaklar kurbanlıklarla dolardı. Daha çok Karaman ve Kıvırcık cinsi koyunlar tercih edilirdi. Payitahta getirilen koyunların fiyatı ağnam müdürü ve ehl-i vukûf tarafından kararlaştırılırdı. Tespit edilen fiyat hükümete ulaştırılır ve haksız kazancın önüne geçmek için halka ilan edilmek üzere İstanbul kadısına bildirilirdi. Koyunların fiyatı cinslerine göre “en iyisi” veya “orta hallisi” şeklinde belirlenirdi. Satın alırken hayvanın yavrulu olmamasına, gözlerinin sağlam olmasına, boynuzlarının kırık veya herhangi bir azasının noksan bulunmamasına hususiyetle dikkat edilirdi. Satın alınan kurbanlıklar güzelce yıkanır, tüyleri taranır, boynuzları zeytinyağlarıyla yağlanır, temiz otlar üstüne yatırılarak bayram gününe kadar ahırda veya bahçede beslenirdi. Bu arada geçmişler adına kesilecek kurbanlar, boynuzlarına kurdele bağlanarak diğerlerinden ayrılırdı. Süleymaniye, Beyazıt, Sultanahmed gibi selâtin camilerinde kılınan bayram namazından sonra sıra kurbanların kesilmesine gelirdi. Kesebiliyorsa ev sahibi kurbanını kendisi keser, aksi halde kasap çağırır ve “kurbanımı kesmeye sizi vekil tayin ettim” diye vekâlet verirdi. Kurbanlar kesildikten sonra ev sahibi iki rekât şükür namazı kılardı. Kurban etleri üç pay edilir; birinci kısım evde alıkonur, diğer ikisi medreselerdeki talebelere ve fakirlere dağıtılırdı. Kesilen hayvanın postunun ilim talebelerine verilmesi âdet idi. (Tarihe Not Düşen Kareler, Çamlıca B. Y.) Cumanız mübarek olsun,  Selam ve dua ile... Abdullah örs
Darıca G.B Kulüp Başkanı Abdullah Örs sosyal medya kişisel sayfasından yaptığı paylaşımda

Darıca G.B Kulüp Başkanı Abdullah Örs sosyal medya kişisel sayfasından yaptığı paylaşımda Osmanlı Dönemi ve Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk dönemlerindeki Kurban Bayramlarını, Kurbanlık hayvan seçimini ve kesim sonrası paylaşımını anlattı. İşte Abdullah Örs'ün adeta bir köşe yazarı edasıyla paylaştığı yazı:

OSMANLI`DA KURBAN

Eski İstanbul’da kurbanlık olarak daha ziyade koyun veya koç tercih edilirdi. Hayvanlar günümüzdeki gibi Rumeli ve Anadolu illerinden İstanbul yakınlarına getirilir, miktarı ve ne zaman İstanbul’a getirileceği hükümete bildirilirdi. Bunların şehir içine girmesiyle sokaklar kurbanlıklarla dolardı. Daha çok Karaman ve Kıvırcık cinsi koyunlar tercih edilirdi. Payitahta getirilen koyunların fiyatı ağnam müdürü ve ehl-i vukûf tarafından kararlaştırılırdı. Tespit edilen fiyat hükümete ulaştırılır ve haksız kazancın önüne geçmek için halka ilan edilmek üzere İstanbul kadısına bildirilirdi. Koyunların fiyatı cinslerine göre “en iyisi” veya “orta hallisi” şeklinde belirlenirdi.

Satın alırken hayvanın yavrulu olmamasına, gözlerinin sağlam olmasına, boynuzlarının kırık veya herhangi bir azasının noksan bulunmamasına hususiyetle dikkat edilirdi. Satın alınan kurbanlıklar güzelce yıkanır, tüyleri taranır, boynuzları zeytinyağlarıyla yağlanır, temiz otlar üstüne yatırılarak bayram gününe kadar ahırda veya bahçede beslenirdi. Bu arada geçmişler adına kesilecek kurbanlar, boynuzlarına kurdele bağlanarak diğerlerinden ayrılırdı.

Süleymaniye, Beyazıt, Sultanahmed gibi selâtin camilerinde kılınan bayram namazından sonra sıra kurbanların kesilmesine gelirdi. Kesebiliyorsa ev sahibi kurbanını kendisi keser, aksi halde kasap çağırır ve “kurbanımı kesmeye sizi vekil tayin ettim” diye vekâlet verirdi. Kurbanlar kesildikten sonra ev sahibi iki rekât şükür namazı kılardı.

Kurban etleri üç pay edilir; birinci kısım evde alıkonur, diğer ikisi medreselerdeki talebelere ve fakirlere dağıtılırdı.

Kesilen hayvanın postunun ilim talebelerine verilmesi âdet idi. (Tarihe Not Düşen Kareler, Çamlıca B. Y.)

Cumanız mübarek olsun, 
Selam ve dua ile...
Abdullah örs

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve hedefgazetesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.