Vize krizi, Türklerin yabancı vatandaşlık talebini tetikledi

Türk vatandaşlarının ABD, AB, Çin ve Latin Amerika gibi ülkelere yönelik vize sürecinde yaşadığı sorunlar, yatırım yoluyla yabancı vatandaşlık başvurularını tetikledi. Uluslararası oturum ve vatandaşlık danışmanlığı şirketi Henley&Partners Türkiye Direktörü Burak Demirel “Yurt dışı eğitim ve iş seyahatlerine yönelik vize başvurularında yaşanan sıkıntılar nedeniyle Türkler, riskleri azaltmak için yurt dışı oturum ve vatandaşlık programlarına talep gösteriyor” dedi. Varlıklı ailelere danışmanlık yapıyoruz Ekonomim.com'da yer alan habere göre Demirel, Henley&Partners’ın Türkiye’ye ilişkin projeleri ile yatırım yoluyla oturum ve vatandaşlık sektöründeki gelişmeleri aktarmak üzere bir grup gazeteci ile bir araya geldi. Firmanın dünya çapında 55’i aşkın ofis ile faaliyet gösterdiğini söyleyen Demirel “Oturum ve vatandaşlık konusunda varlıklı ailelere danışmanlık yapıyoruz. Öte yandan, iklim ve servet göçü gibi konularda raporlar yayımlıyoruz” diye konuştu. İsviçre merkezli Yatırım Göçü Konseyi (IMC) kurucularından biri olan Henley& Partners, yatırım göçü yoluyla Türkiye’ye kaliteli, kalıcı ve sürdürülebilir doğrudan yabancı yatırım çekmeyi hedefl iyor. Yatırım göçünün sağladığı ekonomik getiriye değinen Demirel “2013 yılında Portekiz’de başlayan ‘Altın Oturum İzni Programı’nın ekonomik katkısı 6 milyar Euro oldu. Tayland’da 2017 yılında görevlendirildik. Söz konusu rakam bu ülkede yaklaşık 141 milyar dolara ulaştı. Malta’daki vatandaşlık programını tamamen biz tasarladık. 2014- 2019 yıllarında bu programın bütçeye katkısı 1,3 milyar Euro olarak hedefl endi” ifadelerini kullandı. Demirel, Türkiye’deki vatandaşlık sektörünün tahmini büyüklüğünün 2022’de 3-4 milyar dolara ulaştığını belirtti Vatandaşlık için ‘bağış şartı’ getirilmeli Demirel, Tayland ve Karadağ gibi ülkelerin yatırım yoluyla oturum ve vatandaşlık başvurularında bağış şartı aradığını; ancak Türkiye’de bu sistemin bulunmadığını ifade etti. Türkiye’nin yatırım yoluyla vatandaşlıkta yedi seçenek sunduğunu belirten Demirel “Bu seçeneklerin en popüler olanı gayrimenkul alımı. Ancak bu yöntemle yatırımın karşılığı sağlanamıyor. Örneğin, Karadağ vatandaşlığı için, devletin onayladığı turizm projesine finansman ve inovasyon ile altyapı fonlarına 100’er bin Euro’luk bağış şartı aranıyor. Tayland’da oturum izni almak için yaklaşık 20 bin dolarlık bağış şartı bulunuyor. Ayrıca, aile birey sayısı arttıkça yapılması gereken yatırım miktarı da artıyor. Yatırımın kalıcılığı ve karşılığı açısından Türkiye’de de bu sistem uygulanabilir” şeklinde konuştu.