İnanç, Kitap Fuarı’nda “Can Veren Pervaneleri” anlattı

Kültür-Sanat 16.10.2025 - 11:10, Güncelleme: 16.10.2025 - 15:48
 

İnanç, Kitap Fuarı’nda “Can Veren Pervaneleri” anlattı

Eğitimci ve yazar Hayati İnanç, Uluslararası 15. Kocaeli Kitap Fuarı kapsamında düzenlenen söyleşisinde “Can Veren Pervaneler” serisinden ve insanın iç dünyasına dair çarpıcı tespitlerinden söz etti. İnanç, konuşmasında bireyselliğin, dikkat ve manevi değerin önemine vurgu yaparken, Şeyh Galip’ten geniş alıntılarla da düşünsel bir yolculuğa çıkardı.

İnanç, Kitap Fuarı’nda “Can Veren Pervaneleri” anlattı Eğitimci ve yazar Hayati İnanç, Uluslararası 15. Kocaeli Kitap Fuarı kapsamında düzenlenen söyleşisinde “Can Veren Pervaneler” serisinden ve insanın iç dünyasına dair çarpıcı tespitlerinden söz etti. İnanç, konuşmasında bireyselliğin, dikkat ve manevi değerin önemine vurgu yaparken, Şeyh Galip’ten geniş alıntılarla da düşünsel bir yolculuğa çıkardı.       “HER İNSAN ÖZELDİR, BUNU ÇOCUĞA BÖYLE ANLATTIM”   Konuşmasına kendisine ait kısa bir anekdotla başlayan İnanç, küçük bir kız çocuğunun “ben özelim” söylemine karşılık, karşısındakilerin de özel olduğunu nazikçe anlatma çabasını paylaştı. İnanç, “Bilge tabipler der ki tıp ilminde hastalık yok, hasta var. Yani herkes özel” diyerek, herkesin eşsizliğine dikkat çekti.       ŞEYH GALİP VE İNSANIN KIYMETİ   Söyleşinin en uzun ve dikkat çeken bölümünde İnanç, Şeyh Galip’in bir gazelinden geniş pasajlar okudu ve mısraların insanı kendini bilmeye, kendine değer vermeye çağırdığına işaret etti. İnanç, okuduğu beyitleri günümüz Türkçesine çevirmeye ve gençlere ders olarak okutulabilecek bir kaynak hâline getirmeye yönelik temennisini şu sözlerle dile getirdi; “Hoşça bak zatına… Sen esrarı muhabbet, madeni fütüvvet sende. Kendini hafife alma. Allah'ın yarattığı en güzel mahluksun sen.” İnanç, Şeyh Galip’in genç yaşta ürettiği şiirsel birikimi örnek göstererek, tarihî figürlerin disiplin ve dikkatle nasıl olgunlaştığını anlattı.       “KEDİ GİBİ SABIRLI OLMALIYIZ”   Konuşmasında çağımızın dikkat dağınıklığı sorununa değinen İnanç, bir öğrencisiyle yaşadığı diyalogdan hareketle “ezber nasıl yapılır?” sorusuna yanıt aradı. İnanç, dikkatin önemini vurgularken Napolyon’un konsantrasyonuna atıf yaptı, “Kedi gibi sabırlı ve donmuş bir dikkatle odaklanmazsak ezber olmaz; ilim de olmaz.” İnanç, dinleyicilere dikkat eğitimi, konsantrasyon ve disiplin üzerinde çalışmanın gerekliliğini anlattı.       MERHAMET, TÖVBE VE İNSAN OLMANIN ÖLÇÜSÜ   Söyleşide aktardığı bir öyküde İnanç, haksız iftira ve tehditle karşı karşıya kalan bir âlimin verdiği örnek üzerinden merhamet ve tövbenin gücünü anlatıp, “İnsan sıkıştığında bazen tövbe en sağlam çözümdür; çünkü insan hem bilerek hem bilmeyerek hata eder. Tövbe hem ruhu temizler hem de insanı ayakta tutar” dedi.       KÜLTÜREL VE RUHSAL MİRASIN DEĞERİ   İnanç, şiir, edebiyat ve maneviyatın modern insan için nasıl bir “antivirüs” işlevi gördüğüne de değindi. Bedensel varoluşun geçiciliğine dikkat çeken İnanç, içsel (batınî) zenginliğin önemini şöyle özetledi; “Beden yok olur; ama insanın ruhî değeri, marifet ve hüneri baki kalır.”       KAPANIŞ VE BEKLENTİLER   Söyleşinin sonunda Hayati İnanç, dinleyicilere kendilerini hafife almamaları, edebiyat, dikkat ve maneviyatla ilgili pratik adımlar atmaları çağrısında bulundu. Katılımcıların yoğun ilgisi ve sorularının ardından program sona erdi. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, İnanç’a plaket takdim etti.
Eğitimci ve yazar Hayati İnanç, Uluslararası 15. Kocaeli Kitap Fuarı kapsamında düzenlenen söyleşisinde “Can Veren Pervaneler” serisinden ve insanın iç dünyasına dair çarpıcı tespitlerinden söz etti. İnanç, konuşmasında bireyselliğin, dikkat ve manevi değerin önemine vurgu yaparken, Şeyh Galip’ten geniş alıntılarla da düşünsel bir yolculuğa çıkardı.

İnanç, Kitap Fuarı’nda “Can Veren Pervaneleri” anlattı

Eğitimci ve yazar Hayati İnanç, Uluslararası 15. Kocaeli Kitap Fuarı kapsamında düzenlenen söyleşisinde “Can Veren Pervaneler” serisinden ve insanın iç dünyasına dair çarpıcı tespitlerinden söz etti. İnanç, konuşmasında bireyselliğin, dikkat ve manevi değerin önemine vurgu yaparken, Şeyh Galip’ten geniş alıntılarla da düşünsel bir yolculuğa çıkardı.
 
 
 
“HER İNSAN ÖZELDİR, BUNU ÇOCUĞA BÖYLE ANLATTIM”
 
Konuşmasına kendisine ait kısa bir anekdotla başlayan İnanç, küçük bir kız çocuğunun “ben özelim” söylemine karşılık, karşısındakilerin de özel olduğunu nazikçe anlatma çabasını paylaştı. İnanç, “Bilge tabipler der ki tıp ilminde hastalık yok, hasta var. Yani herkes özel” diyerek, herkesin eşsizliğine dikkat çekti.
 
 
 
ŞEYH GALİP VE İNSANIN KIYMETİ
 
Söyleşinin en uzun ve dikkat çeken bölümünde İnanç, Şeyh Galip’in bir gazelinden geniş pasajlar okudu ve mısraların insanı kendini bilmeye, kendine değer vermeye çağırdığına işaret etti. İnanç, okuduğu beyitleri günümüz Türkçesine çevirmeye ve gençlere ders olarak okutulabilecek bir kaynak hâline getirmeye yönelik temennisini şu sözlerle dile getirdi; “Hoşça bak zatına… Sen esrarı muhabbet, madeni fütüvvet sende. Kendini hafife alma. Allah'ın yarattığı en güzel mahluksun sen.” İnanç, Şeyh Galip’in genç yaşta ürettiği şiirsel birikimi örnek göstererek, tarihî figürlerin disiplin ve dikkatle nasıl olgunlaştığını anlattı.
 
 
 
“KEDİ GİBİ SABIRLI OLMALIYIZ”
 
Konuşmasında çağımızın dikkat dağınıklığı sorununa değinen İnanç, bir öğrencisiyle yaşadığı diyalogdan hareketle “ezber nasıl yapılır?” sorusuna yanıt aradı. İnanç, dikkatin önemini vurgularken Napolyon’un konsantrasyonuna atıf yaptı, “Kedi gibi sabırlı ve donmuş bir dikkatle odaklanmazsak ezber olmaz; ilim de olmaz.” İnanç, dinleyicilere dikkat eğitimi, konsantrasyon ve disiplin üzerinde çalışmanın gerekliliğini anlattı.
 
 
 
MERHAMET, TÖVBE VE İNSAN OLMANIN ÖLÇÜSÜ
 
Söyleşide aktardığı bir öyküde İnanç, haksız iftira ve tehditle karşı karşıya kalan bir âlimin verdiği örnek üzerinden merhamet ve tövbenin gücünü anlatıp, “İnsan sıkıştığında bazen tövbe en sağlam çözümdür; çünkü insan hem bilerek hem bilmeyerek hata eder. Tövbe hem ruhu temizler hem de insanı ayakta tutar” dedi.
 
 
 
KÜLTÜREL VE RUHSAL MİRASIN DEĞERİ
 
İnanç, şiir, edebiyat ve maneviyatın modern insan için nasıl bir “antivirüs” işlevi gördüğüne de değindi. Bedensel varoluşun geçiciliğine dikkat çeken İnanç, içsel (batınî) zenginliğin önemini şöyle özetledi; “Beden yok olur; ama insanın ruhî değeri, marifet ve hüneri baki kalır.”
 
 
 
KAPANIŞ VE BEKLENTİLER
 
Söyleşinin sonunda Hayati İnanç, dinleyicilere kendilerini hafife almamaları, edebiyat, dikkat ve maneviyatla ilgili pratik adımlar atmaları çağrısında bulundu. Katılımcıların yoğun ilgisi ve sorularının ardından program sona erdi. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, İnanç’a plaket takdim etti.

Kocaeli HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve hedefgazetesi.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.